top of page

"Kardeşimin Hikâyesi" Kitap Özeti

ree

Ahmet Arslan, elli sekiz yaşında emekli bir inşaat mühendisidir. Kendisi on yaşındayken annesini ve babasını trafik kazasında kaybetmiştir. Ahmet bu kazadan ikizi Mehmet’le birlikte kurtulmuştur. Ahmet ve Mehmet’i dedeleri büyütmüştür.


Ahmet, İstanbul’dan sıkıldığı için bir sahil köyü olan Podima’dan ev satın almıştır. Kitap kurdu birisidir, evinde binlerce kitap vardır. Kerberos adında bir köpeği vardır. Evine ev işleriyle ilgilenen Hatice Hanım ve Hatice Hanım’ın çocukları Muharrem ve Aslı hariç kimseyi almaz. Ahmet, Muharrem’e İngilizce dersi verir, Muharrem’den memnun değildir ama Hatice’nin hatırı için bir şey demez. 


Hatice Hanım, Arzu’nun öldürüldüğü öğrenince durumu Ahmet’e söyler. Arzu, öldürülmeden önceki gece eşi Ali’yle beraber

Görsel: Doğan Kitap - Bağlantı

davet vermiştir, davete Ahmet de katılmıştır. Ali davetin sonunda konukları ana yola çıkarmak için gittiğinde Arzu bıçaklanarak öldürülmüştür. Hatice Hanım’ın kocası Arzu’nun evinde bahçıvan olarak çalışmaktadır.



Arzu üniversite öğrencisiyken Ali üniversitede akademisyendir. Arzu ve Ali’nin samimiyeti artmıştır. Ali, karısıyla üç çocuğunu bırakıp Arzu’yla evlenmiştir. İkili arasında otuzdan fazla yaş farkı vardır.


Ahmet’in evine genç bir kadın gazeteci gelir. Cinayeti araştırmaktadır. Ahmet gazeteciyi içeri davet eder. Gazeteci Arzu’yla ilgili çeşitli sorular sorar, evdeki kitapların çokluğuna şaşırır. Konuşmalardan sonra gazeteci gider, Ahmet gazetecinin arkasından Arzu’nun evinde birinin daha yaşadığını, onu bulmasını, bulamazsa geri gelmesini söyler.


Gazeteci evde yaşayan diğer kişiyi bulur, çocuğun bakıcısı mürebbiye Svetlena’dır. Gazeteci ayrıntıları öğrenmek için tekrar Ahmet’in yanına gelir, Svetlena’nın Ahmet’e âşık olduğunu öğrenir. Biraz zaman sonra Svetlena’nın tutuklanma haberi gelir. Ahmet Svetlena’nın durumlarını gazeteci kıza anlatır.


Svetlena ve Ali’nin sohbetleri, yaşam tarzları vs. birbirine uygundur fakat Arzu Ali’ye uygun bir kadın değildir. Üstelik Arzu Ali’yi aldatır. Ali ve Svetlena da yakınlaşır. Svetlena yakınlaşmadan sonra Ali’nin Arzu’dan ayrılacağını kendisiyle evleneceğini düşünür. 


Ertesi gün cinayeti araştıran savcı, Ahmet’i sorguya çağırır, Ahmet’e çeşitli sorular sorar. Ahmet cinayet saatinde nerede olduğunu ispat edemez ayrıca cevapları ve davranışları tutarsızdır. Savcı, Ahmet'i tutuklama talebiyle nöbetçi mahkemeye sevk eder ama nöbetçi mahkeme Ahmet’i serbest bırakır.


Gazeteci tekrar Ahmet’i ziyarete gelir. Gazeteci Ahmet’i garip bulur. Nedeni Ahmet’in egosunun olmayışıdır, kimseye dokunamıyor olmasıdır, hiç nefret duymayışıdır, hayvanlarla konuştuğuna inanmasıdır. Gece pansiyon kapandığından gazeteci, Ahmet’in evinde kalmak zorunda kalır. Ahmet, kardeşi Mehmet’in hikâyesini gazeteciye anlatmaya karar verir.



Ahmet ve Mehmet ikizdir. Anne ve babaları çocuklarının mühendis olmalarını istemiştir. Ailecek İstanbul’dan Ankara’ya anneanne ve dedelerini ziyarete giderken yolda trafik kazası geçirmişlerdir. İkizler kazadan kurtulmuştur, anne ve babaları ölmüştür. İkizler dedelerinin yanında yaşamaya başlamışlardır. Dede ve anneanneleri okumaları için ikizlerle çok ilgilenmiştir; ikizler ODTÜ’de okumuştur, Ahmet inşaat mühendisi, Mehmet elektrik mühendisi olmuştur. Mehmet Ahmet’e göre daha çalışkan olmuştur. Ahmet zamanında askerliğini komando olarak yapıp gelmiştir ama Mehmet askerliği erteleyip durmuştur, kısa dönem askerlik çıkınca askerliğini yapmıştır. Daha sonra ikizler Rusya’ya çalışmaya gitmişlerdir. Gazeteci uykuya dalınca Ahmet hikâyeyi anlatmayı bırakır. Ertesi gün gazeteci evden ayrılır.


Savcı, Ahmet’i tekrar çağırır ve çeşitli sorular sorar. Savcılık Svetlena’nın üzerine yoğunlaşmıştır. Ahmet adliyeden çıkışta gazeteciyle karşılaşır. Gazeteci Mehmet’in hikâyesinin devamını merak ettiğini söyleyince Ahmet gazeteciyi evine davet eder ve beraber eve giderler.


Eve geldiklerinde gazeteci Ahmet’in elini tutar, Ahmet seneler sonra birine temas ettiği için kötü olur, köpek gazeteciye saldırır, gazeteci canını zor kurtarır.  Kerberos gazetecinin bileğini ısırmıştır, gazeteci bunun üstüne bir de bileğini burkmuştur. Doktor, gazeteciye gereken ilaçları yazar, Ahmet gazeteciye birkaç kıyafet ve ilaçları alır.


Gazeteci evde istirahat ederken Ahmet, Mehmet’in hikâyesini anlatmaya devam eder. Mehmet Rusya’ya gidince oradaki pazarda satış yapan bir kıza âşık olmuştur. Şirketten Ludmilla ile pazara gidip kızı soruşturmuşlardır. Kızın adının Olga olduğunu, emekli bir subayın kızı olduğunu, kızın pazara ilk defa geldiğini öğrenmişlerdir. Subayların oturduğu mahalleye gitmişlerdir, yolda ikiliye Ahmet de dâhil olmuştur. Uzun uğraşlar sonucu Olga bulunmuştur. Olga’nın babası Pavel’ın tek kolu ve tek bacağı yoktur, Afganistan’da kaybetmiştir. Olga’nın bir de kız kardeşi vardır. İkizler aileyle kaynaşmışlardır. Pavel, kızı Olga’yı Mehmet’le evlendirmeye razı olmuştur. Bir hafta sonu ikizler, Olga ve Ludmilla gezmeye gitmişlerdir, gece otelde kalmışlardır. Ahmet ayrı, Ludmilla ayrı, Mehmet ve Olga aynı odada kalmışlardır. Sabah Mehmet ve Olga arasında bir sıkıntı yaşanmıştır, Ludmilla tercümanlık yapmıştır çünkü Mehmet Rusça, Olga İngilizce bilmemektedir. Ahmet problemi sonradan öğrenmiştir, ikili sevişirken kız paniklemiştir. İkilinin ilişkisi ilerlemiştir ama ortak bir dil bilmedikleri için hep Ludmilla’ya ihtiyaç duymuşlardır. Mehmet Rusçayı öğrenmek istemiştir. İkilinin inandıkları din farklı olduğundan Mehmet sıkıntı olacağını düşünüp Hıristiyan olmuştur. Pavel hastalanıp ölmüştür. Olga ve kardeşi lojmandan çıkartılmıştır. Mehmet iki kardeşi İstanbul’a götürmeyi planlamıştır. Havaalanına geldiklerinde KGB ajanları Mehmet’i götürmüşlerdir. Ludmilla ve Olga Mehmet’i aylarca bulamamışlardır. Ahmet, çalıştığı şantiyenin işleri bitince İstanbul’a dönmüştür, Olga ve kız kardeşine onları Türkiye’ye götürmeyi teklif etmiştir ama kardeşler istemeyip bir akrabalarının yanına Moskova’ya gitmiştir. Ahmet, hikâyeyi anlatmaya biraz ara verir.



Ahmet, cinayetle ilgili aklına bir şey gelince savcıyla konuşmak için kasabaya gider. Yakaladığı ayrıntıdan emin olmak için savcıdan cinayet fotoğraflarını ister, savcı fotoğrafları gösterir. Ahmet fotoğraflara baktıktan sonra aklındakileri savcıya söylemeyip yanıldığını ifade eder. Kerberos’un kulübesinde oynadığı altın kolye fotoğraflarda vardır. Ahmet eve dönünce gazeteciden cinayetin işlendiği gece evde bulunan konukların Facebook hesaplarına bakmasını ister. Ahmet’in dikkatini bir fotoğraf çeker. O fotoğrafta Arzu’nun boynunda ucunda kuş figürü olan altın kolye vardır ama cinayet fotoğraflarında o kolye yoktur. Katil cinayeti işledikten sonra kolyeyi alıp Kerberos’un kulübesine gömmüş olmalıdır, Kerberos da toprağı eşeleyince kolye açığa çıkmıştır.     


Ahmet, gazeteciye Mehmet’in hikâyesini anlatmaya devam eder. Mehmet isim benzerliğinden dolayı tutuklanmıştır, Mehmet Çeçen gerilla lideri sanılmıştır. Bu işin altında Ludmilla olduğu anlaşılmıştır. Mehmet Ludmilla’ya bu işe neden sebepolduğunu sorunca Ludmilla’nın lezbiyen olduğunu ve Olga’yı sevdiğini öğrenmiştir. Ludmilla meğer çevirmenlik yaptığı zamanlar başka şeyler söylüyormuş. Mehmet Ludmilla’yı boğmaya kalkmıştır ama o sırada Olga gelmiştir.  


Gazeteci uyur. Ahmet’i uyku tutmaz, gazetecinin yanına yatar ve gazeteciyi dudağından öper. Gazeteci uyanmaz. Ertesi sabah işini bitiren gazeteci hiçbir şeyden habersiz olarak evden ayrılır.

Ahmet, savcıya mektup yazar. Katilin Svetlena olmadığını ifade eder, altın kolye meselesinden bahseder. Ahmet mektubu bitirdikten sonra intihar eder.


Hatice Hanım eve gelince gazetecinin gittiğini, Ahmet’in öldüğünü görür, jandarmayı arar. Ahmet Arslan’ın 1963 yılında anne ve babasıyla beraber bir trafik kazasında öldüğü ortaya çıkar, kazadan tek kurtulan kişi Mehmet Arslan’dır. İntihar eden Ahmet Arslan değil Mehmet Arslan’dır. Mehmet, çevresindekilere yıllarca kendisini Ahmet olarak tanıtmıştır.


Mehmet’in yazdığı mektuptan katil anlaşılır. Katil Hatice Hanım’ın oğlu Muharrem Dönmez’dir. Arzu çocuğa şefkat gösterince ruhsal olarak rahatsız olan Muharrem Arzu’yu kendine âşık zannetmiştir. Arzu’nun davet gecesi erkeklerle konuşup dans etmesi Muharrem’de kıskançlık krizine neden olmuştur. Muharrem hapse atılır.



Mehmet Arslan’ın Ahmet Arslan’ı hayalinde yaşattığı anlaşılır. Mühendis olduğu, Rusya’da çalıştığı, on sekiz ay hapis yattığı gerçektir. Mehmet sevdiği kadını kaybedince duygusal travma geçirmiştir, Moskova’da at tepince fiziksel travma geçirmiştir, çocukken de ailesini kaybedince geçirdiği travma da eklenince Mehmet’te Blunted Affect adlı beyin anatomisi oluşmuştur. Bu hastalarda ego, dostluk, nefret, öfke, kıskançlık, pişmanlık gibi özellikler olmaz; bu özelliklerin hiçbirine de Mehmet sahip değildir. Mehmet’in dokunma fobisi ve hayvanlarla konuştuğuna inanması da bunlara bağlı gelişmiştir.


Mehmet, intiharını kendinin imal ettiği, sevgili adını verdiği aletle gerçekleştirmiştir. O alet gerçekte tıbbi bir makinedir, dokunma fobisi olan hastaları tedavi etmek için kullanılmaktadır. Mehmet, kendi yaptığı makinenin ayarını yükseltince boyun kemiği, kaburgaları ve çeşitli yerleri kırılmıştır; kaburgaları ciğerlerine batmıştır ve aşırı basınçtan ölmüştür.


ree

Kaynak:

LİVANELİ,Zülfü (Kasım 2019). Kardeşimin Hikâyesi. İstanbul: Doğan Kitap. 305. Basım.














Görsel: Zülfü Livaneli - Bağlantı

Yorumlar

5 üzerinden 0 yıldız
Henüz hiç puanlama yok

Puanlama ekleyin
bottom of page